Otomobil Ekranları Ne Kadar Güvenli?

BEĞENDİM

REKLAM

İsveç’teki bir grup otomotiv gazetecisi Otomobil Ekranları Ne Kadar Güvenli? olduğuna dair 12 farklı otomobili test etti.

REKLAM

Otomobil Ekranları Ne Kadar Güvenli?

Ekranlar, otomobil iç tasarımının artık vazgeçilmez bir parçası. Dikey tabletlerden yatay ekranlara kadar, dokunmatik ekranlı bilgi-eğlence sistemleri hem üreticiler hem de müşteriler için olmazsa olmaz hale geldi. Klima kontrolleri ve sürüş modları bile artık bu ekranlar ile ayarlanır hale geldi.

REKLAM

Otomobil üreticisi markalar, bu ekranların yalnızca 21. yüzyıl teknolojisinin gelişmiş bir parçası olmadığını, aynı zamanda onlarca yıldır otomobil içlerine hakim olan geleneksel düğme dizisinden daha güvenli olduğu için kullanıldığını söylüyor. İsveç’teki bir grup gazeteci de bu iddiayı teste tabi tuttu. ViBilägare ekibi, 2005 Volvo V70’ten (ekransız) en yeni BMW iX EV’ye kadar 12 farklı otomobil kullandı. Bir aracın fiyat aralığının kullanılan ekran türünü etkilediği göz önüne alınarak, düşük, orta ve üst düzey segmentlerden oluşan otomobiller test edildi.

REKLAM

Test araç sahiplerinin günlük olarak gerçekleştirdiği sürüş özelliklerine göre gerçekleştirildi. Kontrollere alışmak için yeterli zaman geçirildikten sonra, test uzmanlarına 100 km/s hızla araç kullanmaları ve radyo frekansını değiştirme, yol bilgisayarını sıfırlama ve kabin sıcaklığını ayarlama gibi görevleri yapmaları talimatı verildi. Yolcu koltuğundaki bir zaman tutucu, tüm görevleri tamamlamak için geçen süreyi ve tamamlanana kadar aracın ne kadar yol kat ettiğini kaydetti.

Testin Açık Ara Galibi

ekran testi 1

Otomobil Ekranları Ne Kadar Güvenli? testinin açık ara galibi, sürücülerin yalnızca düğmeleri kullanarak görevleri yalnızca 10 saniyede tamamlamasına olanak tanıyan ekransız 2005 Volvo V70 oldu. Testleri yürüten İsveçli gazeteciler V70’e 17 yıldır aşina oldukları için bu sonuç belki de şaşırtıcı olmamalı. İkinci sıradaki modeller, görevlerin 13,5 saniyede tamamlandığı Dacia Sandero ve görevin tamamlanmasına kadar 13,7 saniyelik bir zamanın geçtiği Volvo C40 oldu. Bu modellerin her ikisi de, dokunmatik ekranların tasarım gereği dikkat dağıtmak zorunda olmadığını gösteren basit ama kullanışlı bir dokunmatik ekrana sahip olmasıyla öne çıktı.

Yelpazenin diğer ucunda, MG Marvel R’nin bilgi-eğlence sistemi o kadar karmaşıktı ki, testçilerin görevleri tamamlaması 44,9 saniye sürdü. O sırada hatchback, grubun en büyük ekranına sahip olmasına rağmen yolda yaklaşık 1.6 km yol kat etti. MG, geniş bir farkla en kötü performans gösteren modeldi, ancak BMW iX ve Seat Leon da teknolojik olarak zorlu olduklarını kanıtladı.

BMW için 30,4 saniye ve Seat için 29,3 saniyelik bir süre ile her iki sistemin de aşırı karmaşık olduğu ve istenen işleve ulaşmak için birden fazla dokunuş gerektirdiği kaydedildi. Diğer önemli modeller arasında 19,4 saniyelik süre ile Subaru Outback ve 26,7 saniye ile Hyundai Ioniq 5 yer aldı. Genel olarak, 12 modelin hepsinin ortalama süresi 23,5 saniye olarak gerçekleşti ve çoğu modelde sürücülerin görevleri tamamlaması için 19 ila 26 saniye gerekti.

Otomobil üreticilerinin bilgi-eğlence ekranlarına yoğunluk verdiğini göz önüne aldığımızda, sonuçlar ilk başta kafa karıştırıcı görünebilir ancak bu kararların arkasındaki mantık haksız değil. Birincisi, bilgi-eğlence ekranının talimatları göstermesine ve bunları aracın hoparlörleri aracılığıyla sözlü olarak ifade etmesine izin vermek, otoyolda hızla ilerlerken küçücük telefon ekranınıza bakmaya çalışmaktan şüphesiz daha güvenli. Üreticiler, bu yaklaşımın sürüş sırasında telefon kullanımını sınırlayacağı ve sürücülerin bir dizi düğme yerine ileriye bakmalarını (ekranların genellikle göz hizasına monte edildiği göz önüne alındığında) sağlayacağı konusunda hemfikir.

Bununla birlikte, beynimizin belirli düğmelerin yerleşimini ezberleme yeteneği güçlüdür ve belirli düğmelerin hissini ve işlevini sezgisel hale getiren kullanıcı tasarımıyla artırılmıştır. Çalışma ayrıca ekranın açısının önemli bir fark yarattığını da buldu. Örneğin, MG’de sürücülerin 56 derece aşağıya bakmalarını gerektiren bir ekran bulunurken, Mercedes GLB’de (20,2 saniye) yalnızca 20 derecelik bir aşağı bakış gerekir. Ek olarak, testte zorluk çeken modellerin ortak paydası, bazı işlevlerin geceleri görülmesini zorlaştıran arka aydınlatma eksikliğiydi. Çalışma ayrıca birçok üreticinin, yıllar önce sorunlu ve güvenilmez olan ancak çok daha iyi hale gelen sesli kontrollere büyük ölçüde güvendiğini ortaya çıkardı.

İç tasarım giderek daha fazla ekranlara ve dokunsal dokunuşa doğru ilerlerken, her zaman gerekli olan radyo ve iklimlendirme işlevlerinin kullanımının kolay olması gerektiğini hatırlamakta fayda var. Bu, dokunmatik ekranların ortadan kalkması gerektiği anlamına gelmiyor, ancak her otomobil üreticisinin sorunsuz bir kullanıcı deneyimi elde etmek için bir araya getirdiği iç tasarım ekiplerinin hâlâ yapacak işleri var.

Otomobil Ekranları Ne Kadar Güvenli?