34,5756$% 0
36,3077€% -0.04
43,4951£% -0.08
2.917,18%-0,01
2.625,96%0,00
9.659,96%1,15
3268512฿%-2.24312
Yakın dönemde 10 yeni model ile otomobil tutkunlarının karşısına çıkacak olan Mazda Yeni Modellerle Türkiye Pazarında Yer Almak İstiyor.
Mazda Türkiye Satış, Pazarlama ve Satış Sonrası Direktörü Tamer Atsan; yakın gelecekte Mazda’nın 10 yeni modelle otomobil tutkunlarının karşısına çıkacağını, 2 yıldır ithalatını e-call sebebiyle yapamadıkları en az 4 modeli Türkiyeye getirmek istediklerini, bununla birlikte yeni lanse edilecek 10 modelden de vergi açısından uygun olanlarını Türk müşteriler ile buluşturmayı hedeflediklerini söyledi.
Mazda’nın dört otomobil modeli ile bayilerini ayakta tutmayı başardığını kaydeden Atsan, 2 yıldır markanın gündeminde olan e-call (Acil Çağrı Sitemi) konusunda Avrupalı ve Japon meslektaşları ile önemli aşamalar kaydettiklerini belirterek şunları söyledi: “Buradaki sorun, Türkiye’de yönetmeliklerin, bu sistem içerisindeki SIM kartının Türk operatörlerden birine ait olmasını şart koşması. Mazda’nın tüm otomobilleri, Avrupa’nın tüm ülkelerinde tek bir SIM ile roaming yoluyla acil çağrıya ulaşabilirken, Türkiye için Türk SIM kartıyla ayrı bir acil çağrı modülü oluşturmak, tüm testlerini yapmak zaman almakta.
Mazda, kendine özgü çizgileriyle ve geliştirdiği özel teknolojiyle önümüzdeki dönemde 10 yeni otomobilin lansmanını yapmaya hazırlanıyor. Bizim de hedefimiz öncelikli olarak e-call konusunu çözmek ve bayilerimizin teşhir salonlarında hâlihazırda Avrupa’da mevcut olan ve iki yıldır ithalatını e-call sebebiyle yapamadığımız en az dört modeli getirmek, bununla birlikte tüm yeni lanse edilecek modellerden vergi açısından uygun olanlarını müşteriler ile buluşturmaktır.”
“Otomotiv Sektörü Tekrar Canlanacak ve Eski Güzel Günlerine Kavuşacak”
Mazda Türkiye Satış, Pazarlama ve Satış Sonrası Direktörü Tamer Atsan, otomotiv endüstrisinde birçok önemli gelişmeye sahne olan 2021 yılını ve Mazda’nın yeni dönem stratejilerini ise şöyle değerlendirdi: “Geçtiğimiz yıl, sektörümüz özelinde unutulmaz yıllardan biri olarak hafızalarda kalacak. Pandemi ile bireysel otomobil kullanımının giderek önem kazanması ve hızlı ivmelenme karşısında elektronik ürünlere olan talebin artması sonucunda ortaya çıkan, hammaddesi silisyum ve su olan çiplerin talebi karşılayamaması, salgın sebebiyle fabrikaların üretime ara vermesi, tüm sektörde otomobil üretimlerini ciddi anlamda aksattı.
Sonuç olarak normal şartlarda, dünya toplamına bakıldığında 90-100 milyon adetli otomobil üretimi, 2020’de 77 milyona düşerken, 2021 yılında yüzde 10’luk çok ciddi bir düşüş daha beklenmekte. Tedarik sorunları Türkiye otomobil pazarına yansımasaydı, 737 bin 350 adetlik 2021 yılı satış rakamının yüzde 10-12 kadar daha üzerinde 2021 yılını kapatmak mümkün olacaktı.” dedi. Atsan ayrıca, “2021 yılındaki bu tabloya karşılık, 2022 yılındaysa çip krizinin yıl ortasında gündemimizden çıkması, pandeminin etkilerinin bahar aylarında azalmasıyla otomotiv sektörünün tekrar canlanacağını ve eski güzel günlerine kavuşacağını öngörüyoruz.”
Otomotiv sektörüne yönelik diğer güncel gelişmeleri takip etmek için Vidyoto Instagram sayfasını takip edebilirsiniz.
Sahibinden Satılık Araba Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler