34,6090$% 0.18
36,4357€% 1.18
43,6170£% 0.64
2.928,51%-2,55
2.637,63%-2,51
9.659,96%1,15
3304690฿%-1.32991
Döviz kurlarındaki hareketlilik sebebiyle otomobillerin sürekli zamlanması sonucu Düşük ÖTV Diliminde Sadece 2 Otomobil Kaldı.
Döviz kurlarında yılbaşından bu yana yaşanan hareketlilik, otomobil fiyatlarında etkisini göstermeye devam ediyor. Piyasada satışı gerçekleştirilen neredeyse tüm sıfır km otomobiller yüzde 80’lik ÖTV diliminde fiyatlanıyor. Yüzde 80’lik dilimin altında kalan sayılı otomobiller ise markaların en alt donanıma sahip modellerinden oluşuyor. Bu nedenle Düşük ÖTV Diliminde Sadece 2 Otomobil Kaldı.
Fiat Egea, yüzde 80 ÖTV oranının altında kalan 2 modelden biri. Fiat Egea’nın sadece 1.4 benzinli ve manuel şanzımanlı versiyonu yüzde 70 ÖTV diliminde kalırken, aynı ÖTV oranına sahip bir diğer model de Hyundai i10. Fiat Egea gibi yerli üretim bir otomobil olan Hyundai i10’un da en üst donanım paketi hariç tüm versiyonları yüzde 70’lik ÖTV diliminden fiyatlanıyor.
ÖTV sisteminde en son 2022 Ocak ayında değişiklik yapılmış ve dilim sayısı artırılmıştı. Bu kapsamda, 353 bin TL ile 401 bin TL arasında kalan otomobiller yüzde 70’lik ÖTV dilimine, 401 bin TL’den daha pahalı otomobiller ise yüzde 80’lik ÖTV dilimine giriyor. Türkiye’de otomobillerin fiyatının döviz kuru ve ÖTV sistemi ile belirlenmesi ise, döviz kurundaki her artışın fiyatlara doğrudan yansımasına yol açıyor. Döviz artışı neticesinde artan fiyatlar, ÖTV sistemindeki baremleri aşıp otomobilleri bir üst vergi dilimine çıkarınca, tüketiciye dövizdeki artıştan daha yüksek tutarda bir zam yansımış oluyor.
Cardata verilerine göre, Ocak-Eylül 2022 döneminde sıfır km araç fiyatlarındaki artış yüzde 50’yi buldu. Gelinen noktada, artık yüzde 45, yüzde 50 ve yüzde 60 ÖTV diliminde herhangi bir araç bulunmuyor. Türkiye’de satılan neredeyse tüm otomobillerin yüzde 80 ve daha yüksek ÖTV ile fiyatlanır hale gelmesi ise, tüketicinin nezdinde haklı olarak bir ÖTV güncellemesi beklentisi oluşturuyor. Öyle ki, otomobil ihtiyacı olan binlerce kişi, Ağustos ayına kadar otomobili yatırım amaçlı alanlar sebebiyle bayilerde araç bulamamış ve sıfır kilometreden daha pahalı ikinci el araç almak zorunda kalmıştı.
Ağustos ayında ikinci el otomobillere getirilen 6 ay ve 6 bin kilometre sınırı, yatırım amaçlı alımların önünü kesmiş olsa da, bu sefer de artan fiyatlar yüzünden aylardır bayilerde araç bulamayanların sıfır otomobile erişimi zorlaştı. Araç alımlarında BDDK’nın getirdiği kredi sınırı ve kredilere erişimde yaşanan sıkıntılar da otomobil alımını zorlaştıran diğer etkenler arasında. İşte tüm bunlar, tüketicinin ÖTV güncellemesi ile fiyatların düşeceği ve otomobile erişimin kolaylaşacağı yönünde bir beklenti içerisine girmesine yol açıyor.
Düşük ÖTV Diliminde Sadece 2 Otomobil Kaldı. Fakat, madalyonun öbür yüzüne bakmakta fayda var. Devletin bütçe hedefleri yakından incelendiğinde ufukta bir ÖTV indirimi zor görünüyor. Yıl başında açıklanan bütçe hedefinde, sıfır araç satışı üzerinden alınan ÖTV’den bu yılın tamamında beklenen gelir 72 milyar 449 milyon liraydı.
Bu hedef yılın ilk 7 ayında tutturulurken, Haziran ayında açıklanan ek bütçe hedefinde ise, yıl sonuna kadar otomobil satışından alınan ÖTV’den 70 milyar 285 milyon TL daha gelir sağlanması öngörüldü. Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, otomobillerden alınan ÖTV’nin genel bütçedeki payı 2021’de yüzde 4.7 oranında gerçekleşirken, 2022 sonunda ise bu oranın yüzde 5.6’ya çıkması bekleniyor. 2022 Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yatırım amaçlı yapılan satışların da etkisiyle pazarın büyüdüğü ve Ağustos ayında toplam pazarın yüzde 20’ye yakın daraldığı göz önüne alındığında, bütçedeki ÖTV geliri hedefinin yıl sonuna kadar anca tutturulabileceği söylenebilir.
Toparlayacak olursak, uzunca bir süredir beklenti haline gelen ÖTV indirimi, arz sorununun devam etmesi sebebiyle zaten bayide bulunamayan araçlara geleceğinden, satışları canlandırma noktasında etkili olamayabilir.
İşte bu noktada bütçe hedeflerine bir kez daha yakından bakmakta fayda var. Eğer bir ÖTV indirimi gelirse, devletin araç başına aldığı ÖTV geliri de düşecek. Böyle bir senaryoda, satışların canlanması ve araç başına düşen ÖTV gelirinin azalmasına rağmen, pazarın büyümesine bağlı olarak toplam ÖTV gelirinin artması beklenir. Fakat, içinden geçtiğimiz olağanüstü şartlarda bu pek mümkün olmayabilir. Sektörde uzunca bir süredir yaşanan arz sıkıntısı sebebiyle, muhtemel bir ÖTV indiriminin pazarı kısa vadede istenen düzeyde büyütememe ve dolayısı ile devletin ÖTV gelirini de artıramama ihtimali yüksek.
Sonuç olarak, ek bütçe hedefleri ve piyasadaki arz sıkıntısı, ÖTV indirimi beklentisinin gerçekçi bir beklenti olmadığını, aksine pazarın önümüzdeki aylarda farklı sebeplerden daralması halinde bütçe hedefinin tutturulması için ÖTV artırımının bile gündeme gelebileceğini bizlere anlatıyor. Eğer bir ÖTV indirimi ya da matrah güncellemesi adımı atılacaksa, ya bütçe hedeflerinin güncellenmesi ya da arz sorununun çözüme kavuşması gerekecek.
Düşük ÖTV Diliminde Sadece 2 Otomobil Kaldı
Kaynak: HaberTürk
Otomotiv sektörüne yönelik diğer güncel gelişmeleri takip etmek için Vidyoto Instagram sayfasını takip edebilirsiniz.
6 bin Km Sınırlaması Suistimal İle Aşılmak İsteniyor